|
14 Aralık '97[i]
Behramoğlu'nun dünkü yazısında takıldığım birkaç nokta daha
var. Bunlardan yalnız biri üzerinde duracağım. Yazar diyor ki:
"Hürriyet'teki bir yazısında Mümtaz Soysal ('Sözcükler', 16. 11. 1997)
TÖMER'in bir araştırmasının sonuçlarını aktarıyor. Buna göre, Amerikan
ilköğretim okullarının ders kitaplarında 71.681, Almanya'da 70.400, Japonya'da
44.224, İtalya'da 30.193, Suudi Arabistan'da 13.579 sözcük bulunmaktayken, Türkiye
ilköğretim kitaplarında bu sayı sadece 7.260. Bu dil yoksulluğu karşısında 'Bir
Türk dünyaya bedeldir' özdeyişini bir Amerikalı ve bir Alman 10'ar, bir Japon 6, bir
İtalyan 4 ve bir Suudi Arabistanlı 2 Türke bedeldir diye çevirmek acaba çok mu
yanlış olur?"
Evet, çok yanlış olur!
Diyelim ki anılan sayılar sağlıklı bir araştırmanın sonuçlarıdır.[ii]
Behramoğlu onlardan çıkarılabilecek ilk sonucu, Türkiye'de ilköğretimin anılan
ülkelerdeki uygulamalara göre değişen oranlarda yetersiz kaldığını,
iyileştirilmesi gerektiğini çıkarmıyor da, o ülkelerden birer kişinin kaç Türke
bedel olduğunu hesaplıyor. "Bir Türk dünyaya bedeldir." benzeri
sözler, belirli koşullarda, başka ülkelerde de söylenmiştir. Bunu bilmez mi
Behramoğlu? O özdeyişi (özdeyiş ise) neden çürütülmesi gereken bir sav veya
yanlışlığı gösterilmesi gereken bir varsayım gibi görüyor? O sözü söyleyen
kişi ne söylediğini bilmiyor muydu? 
i Ragıp Gelencik, "Dil
Günlüğü", Evrensel Kültür (dergi), sayı 80, Ağustos 1998, s. 50.
ii Öner Ünalan, TÖMER'in araştırmasıyla ilgili bulabildiği verileri
"25 Aralık '97" tarihli günlüğünde kısaca değerlendirmiş (Bkz.: Ragıp
Gelencik, "Dil Günlüğü", Evrensel Kültür (dergi), sayı 80, Ağustos 1998,
s. 51.):
25 Aralık '97
Üşenmedim, dün TÖMER'e gidip Ataol Behramoğlu'nun Mümtaz
Soysal'dan aktardığı araştırma sonuçlarına ilişkin bilgi aldım.
Soysal TÖMER'in dergisindeki bir haberden almış o sonuçları.
("A. Ü. TÖMER'den İlkokul Kitaplarına Yönelik Araştırma", Dil Dergisi,
sayı 60, Ekim 1997, s. 92.)
Türkiye'de ve Dünya'da Anadili Eğitimi Sempozyumu"
başlıklı ve bilgisayardan çıkmış sekiz sayfalık bir metin verdiler bana. Metin,
sempozyumun sonuç bildirisi sayılabilir. (Gereçekte anadili eğitimiyle ilgili geniş
bir araştırma var.)
TÖMER'in dergisindeki haber yetersiz; üstelik, elimdeki verilere
bakılırsa yanlış. Haberde verilen sayılar "sözcük ve kavram"
toplamı olarak sunuluyor. Oysa elimdeki tablolarda "söz varlığı"nı
gösteriyor. Behramoğlu ise onları "sözcük sayısı" olarak
anlıyor.
Haberdeki kimi sayılarla bildiridekiler birbirini tutmuyor.
Örneğin, Türkiye'deki anadili ders kitaplarında toplam söz varlığı 4.999; haberde
ise 7.260 sayısı yok. Haberde Suudi Arabistan'da 13.579 sözcük ve kavram
kullanıldığı bildiriliyor; ama o ülkenin durum tablosunda bu sayı yok.
Eldeki tabloları karşılaştırmak güç; çünkü kimi toplamlar
yinelemeli, kimileri yinelemesiz. İngiltere için söz varlığı (yinelemesiz toplam)
6.511; Türkiye için (yinelemesiz toplam) 4.997. Fransa, ABD, İtalya, Japonya, Suudi
Arabistan ile ilgili toplamlar yinelemeli. Karşılaştırmayı güçleştiren başka
öğeler de var.
İspanya, Rusya, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri de araştırma
kapsamındaymış, ama onlarla ilgili bilgi verilmemiş.
Sonuç bildirisi saydığım metin 24 dilek veya öneri ile
bitiyor. Biri şu: "23. Hazırlanacak olan Türkçe anadili kitaplarında yer
alacak kavram sayısı ve söz varlığı Türkçenin zengin bir dil olduğu da dikkate
alınarak artırılmalıdır." Bu, bir dil işi olmaktan çok ve önce,
ideolojik ve politik bir iştir.
Araştırma kitap olarak yayımlanacakmış. 
|
|